Translate

17 Haziran 2013 Pazartesi

Avrupa, Avrupa, Avrupa



Büyük önder Atatürk yüzünüzü Avrupa'ya çevirin dediğinde gelişmiş tüm münhasır medeniyetleri işaret etmiştir. Modanın kalbi olan Fransa, İtalya, İspanya gibi ülkeler gelişmişliklerinin ürünlerini sergilerler. Böylece dünya çapındaki tüm markalar oradan çıkar. Türkiye'de şimdi herkesin gözü Avrupa'da. Ancak bu sefer moda için değil, hukuki hakların savunucusu konumunda olan Avrupa Konseyi'nin kararı için. Müzakere seviseyinde olan Avrupa Birliği'ne girme sürecimiz tüm bu olaylardan sonra askıya alınmıştır herhalde. Gaz bombalarını çoluk, çocuk, kadın demeden, savaşta bile revirlere atılmaması gerektiği halde atılan bu bombaların verdiği hasar insanlardan çok Avrupa Birliği sürecine girmemizi engeller. Oysa bu birliğe girmek için meclisten çıkan yasa tasarıları, değiştirilen kanunlar boşa mı gitti ? Keşke o tüm kanunları Avrupa Birliği'ne girme uğruna değil de insan hakları demokratikleşme uğruna alınsaydı. Ama biz Avrupa Birliği dayatıyor diye yaptığımız için devlet tarafından bile uygulanamıyor. Belki de bu yasalar bize biraz büyük geliyor.





Hiç yorum yok: