Gülümsemenin Gücü

Bugün sabahın erken saatiydi. Neşeli ve güler yüzlü bir turist vitrindeki ayakkabının fiyatını sordu. Sonra içeri girdi, çok az İngilizcemin anladığı kadarıyla Amerika'dan bir iş toplantısı için gelmiş. Acentalarının yarın Kilyos'taki Solar Beach'e götüreceği için daha rahat kıyafetler istediğini söyledi.  Çok enteresandı o Türkçe bilmiyordu, bende İngilizce. Buna rağmen aramızda çok iyi bir etkileşim oldu. İkimizde vücut dilimizi çok iyi kullanıyorduk. Onun uzun boyu, kumral saçları 38-40 arası bedeni tümüyle hoştu. Yalnız onu bu kadar cazip kılan şey güleryüzüydü. Sabah sabah böyle bir insanla karşılaşmak bana çok iyi geldi. Bir şort, bir bluz, bir parmak arası sandalet, bir de kot elbise almakla kendi mutluluğunu ifade etti. Telefon numaralarımızı veriştik, olurda birgün yolumuz New York'a düşerse diye. Hani birini görürsünüz içinizi açar ya buda böyle birşeydi. Amerika'lılar toplum olarak bu tarz davranışlara daha sıcak bakıyorlarmış. Oysa bizim ülkemizde kendi evinin asansöründeki kişiye günaydın deme zahmetinde bile bulunmuyorlar. Sabahları toplu taşıma araçlarında herkesin yüzünden düşen bin parça. Toplum olarak pessimistmiyiz, yoksa bunumu öğrettiler bilmiyorum. Tek gördüğüm şey sayısız, mutsuz insan topluluğu. Oysa gülümsemenin insana verdiği enerji ve metobalizmayı çalıştırdığını biliyormuydunuz ?
Bol gülümsemeler (;