Geçen gece TRT 1 de yayınlanan Seksenler dizisini izledim. Butiğe gelenlerin birçoğu bu diziyi anlata anlata bitiremiyor. İki dönemden beri süre gelen bu diziyi , Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisiyle çakıştığı için seyredemiyordum. Geçen gece tekrarıydı herhalde gözüme takıldı. Karakterlerin giyimleri, evlerin dekorasyonları, dönemin düşünce tarzları benim gençlik yıllarımı yansıtıyor. O yıllarda yetişkin biri olarak bu dizide yapılanların çok gerçekçi olduğunu gördüm. Hele giysiler benim giydiklerimle çok örtüşüyordu. Seksenler dendiğinde mini etekler, vatkalı ceketler, taytlar, parlak taşlı, pullu kıyafetler ve en çarpıcısıda saç bantları ve tozluklar. Bunların hepsini keyifle giymiş ve kullanmış biri olarak nostalji yaşadım. Şimdiki gençlere iğrenç gibi gelsede moda olduğunda herkes kenarından köşesinden bu akıma uğruyor. Seksenler Türkiye'de hazır giyimin doruk noktasını yaşadığı yıllar.Ve kadınların iş hayatına atıldığı dönemlerden biri. Resmi dairelerde pantalon giyilmez.Çalışma hayatlarında erkeklere uyum sağlamak adına ceket takımların çok moda olduğu yıllar. Kıyafetlerin renkleri çarpıcı, ayrıca statüyü belirlemek için abartlı aksesuarların kullanıldığı bir dönem. Küpelerin hepsi küçük bir avize şeklindeydi. Bir keresinde küpelerimi unuttuğumu farkettiğimde evin köşesinden dönüp üç merdiven çıkarak küpelerimi taktığım günleri şimdi gülerek hatırlıyorum. İşte seksenli yılların modası böyle birşeydi. Ve en önemlisi de benim gençliğimizdi.
Translate
28 Kasım 2012 Çarşamba
Seksenli Yıllar
Geçen gece TRT 1 de yayınlanan Seksenler dizisini izledim. Butiğe gelenlerin birçoğu bu diziyi anlata anlata bitiremiyor. İki dönemden beri süre gelen bu diziyi , Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisiyle çakıştığı için seyredemiyordum. Geçen gece tekrarıydı herhalde gözüme takıldı. Karakterlerin giyimleri, evlerin dekorasyonları, dönemin düşünce tarzları benim gençlik yıllarımı yansıtıyor. O yıllarda yetişkin biri olarak bu dizide yapılanların çok gerçekçi olduğunu gördüm. Hele giysiler benim giydiklerimle çok örtüşüyordu. Seksenler dendiğinde mini etekler, vatkalı ceketler, taytlar, parlak taşlı, pullu kıyafetler ve en çarpıcısıda saç bantları ve tozluklar. Bunların hepsini keyifle giymiş ve kullanmış biri olarak nostalji yaşadım. Şimdiki gençlere iğrenç gibi gelsede moda olduğunda herkes kenarından köşesinden bu akıma uğruyor. Seksenler Türkiye'de hazır giyimin doruk noktasını yaşadığı yıllar.Ve kadınların iş hayatına atıldığı dönemlerden biri. Resmi dairelerde pantalon giyilmez.Çalışma hayatlarında erkeklere uyum sağlamak adına ceket takımların çok moda olduğu yıllar. Kıyafetlerin renkleri çarpıcı, ayrıca statüyü belirlemek için abartlı aksesuarların kullanıldığı bir dönem. Küpelerin hepsi küçük bir avize şeklindeydi. Bir keresinde küpelerimi unuttuğumu farkettiğimde evin köşesinden dönüp üç merdiven çıkarak küpelerimi taktığım günleri şimdi gülerek hatırlıyorum. İşte seksenli yılların modası böyle birşeydi. Ve en önemlisi de benim gençliğimizdi.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder